1990’lı yıllarda Rap müziğin popülaritesi Amerika Birleşik Devletleri’nden Avrupa’ya kadar uzanmaya başladı. Özellikle Almanya ve Fransa’da ön plana çıkmaya başlayan Rap müzik’ten Almanya’da yaşayan gurbetçi Türk gençleri de etkilendi. Böylelikle 90ların başında Türkçe Rap’in ilk temelleri atıldı.

Şimdi ki Cartel grubundan Alper Aga, o dönemki grubu “King Size Terror” tarafından yayınlanan “The Word Is Subversion” albümündeki, “Bir Yabancının Hayatı” (Audio CD 1, Track 1) isimli şarkıda
Rap vokalini Şimdi ki Cartel grubundan Alper Aga, o dönemki grubu “King Size Terror” tarafından yayınlanan “The Word Is Subversion” albümündeki, “Bir Yabancının Hayatı” (Audio CD 1, Track 1) isimli şarkıda Rap vokalini ilk defa Türk diliyle seslenirdi.
Bir çok kesim tarafından Türkçe Rap’in ilk örneği olarak kabul edilen bu şarkı, grubun 1991 senesinde Almanya’da yayınladığı “The Word is Subversion” albümünde yeraldı.

Ardından aynı şarkı, farklı düzenlemeleriyle King Size Terror’ün 1994 senesinde yayınladığı “Ultimatom”, daha sonra da Karakan grubunun 1997 senesinde yayınladığı “Al Sana Karakan” albümlerinde “Defol Dazlak” ismiyle yeraldı.
Defol Dazlak!
Ülkemizin en önde gelen Rap sanatçılarından Ceza ile yaptığım söyleşide Türkçe Rap’in ilk dönemiyle ilgili bilgi aldım. Türkiye’de Hip-Hop/Rap konseptinde yayın yapılan ilk müzik programı, 1980lerin sonlarında DJ Funky C’nin TRT’de tarafından yayınlanan “Rapotek” isimli programıymış.

O dönem çok az sayıda olan yerli Rap dinleyicileri, Run DMC, Salt N Pepa bir çok grubu bu program sayesinde tanıma fırsatı elde etmişler. Ayrıca yine TRT’de yayınlanan, Beat Street gibi filmler sayesinde, Türk izleyicisi Hip-Hop kültürünün başka bir kolu olan Breakdance ile tanışmış.
Türkiye’deki ilk Rap müzik dinleyicilerinden ve üreticilerinden biri olan Turbo yani gerçek adıyla Tunç Dindaş ile yaptığım söyleşide Türkçe Rap müziğin ilk örneklerinden konuşuyorduk.
Cartel grubunun 1995-1996 yıllarında gerçekleştirdiği büyük patlamanın öncesinde,

Hip-Hop kültürünü temsil etmeyen ve asıl uğraştığı müzik tarzı Rap olmayan bazı grup ve isimler, yurtdışında popüler olan bazı şarkıları değiştirip dilimize adapte etmişler. Örnek vermek gerekirse, Grup Raptiye’nin istanbul’a ünlü olmak amacıyla gelen genç bir köylü kızını anlattıkları şarkıları “
Hello Malatya” aslında yine Dr. Alban’a ait olan “Hello Africa” şarkısının farklı bir düzenlemesi ile oluşturulmuştu
Grup Vitamin’in albümlerinde, MC Hammer gibi isimlerin hitlerinden esinlerek hazırladıkları şarkıları vardı, MFÖ ekibi bile asıl tarzları Rap müzik olmamasına karşın “Ali Desidero” şarkısında Rap vokali kullandılar.
Sene 1995 olduğunda, Almanya’da çeşitli şehirlerinde yaşayan gurbetçi Türk gençleri bir araya gelerek Cartel ekibini kurdular. Cartel, içerisinde çeşitli MC ve grupları barındıran bir oluşumdu.
Cinai Şebeke (Da Crime Posse) ve Karakan ve Erci E, Cartel’in ilk kadrosunu oluşturdular ve Berlin’deki Ypsilon Müzik Stüdyosu’nda albümlerini hazırlamaya başladılar. Albüm Motown etiketiyle Almanya’da piyasaya çıktı. Ancak asıl başarılarını albümlerini Türkiye’de Raks Müzik tarafından yayınladıklarında elde ettiler.

Ozan Sinan Uzunyiğit’in menajerliğini yaptığı ekip 500.000’in üzerinde satış gerçekleştirdi. Çeşitli şehirlerde verdikleri konserler çok büyük ilgi görürken, ayakta 40.000 kişi kapasiteli inönü stadyumu’nu da doldurmayı başardılar. Türkiye’de, bu rakkamı geçebilen bir Rap grubu veya müzisyeni hala bulunmamaktadır.
Daha sonra Cartel ekibindeki Erci-E ve Karakan kendi albümlerini yayınladı.
998 senesinde Almanya’nın rock yıldızlarından Peter Maffay ile birlikte “Maffay’la Cartel” isimli singlelarını, son olarakta 2011 senesinde müzik direktörlüğünü Haluk Kurosman’ın yaptığı “Bu Günkü Neşen Cartel’den” isimli ikinci Cartel albümünü yayınladılar.
Ancak ne solo çalışmaları, ne de daha sonradan Cartel ismiyle yayınladıkları çalışmalar 1995 senesinde yakaladıkları satış grafiğinin yanına yaklaşamadı.
1995 yılındaki Cartel patlamasından sonra, Türkiye’nin farklı şehirlerinde Rap müzikle ilgilenen gençlerin sayısı hızla artmıştı.
Tunç Dindaş, 1998 yılında Blue Jean dergisinde bir Hip-Hop sayfası hazırlamaya başladı. Bu sayfa, az sayıda olan Türk Rap dinleyicisinin yurtıdışından ve yurtiçinden Rap müzikle ilgili haberleri almaları için ellerinde bulunan az sayda imkandan bir tanesiydi.
Yeraltı Operasyonu Başladı!
Ayrıca Tunç Dindaş aynı sene “Yeraltı Operasyonu” isimli toplama albümün Kod Müzik etiketiyle müzik marketlerde yerini almasını sağladı.
Kendisinin de grubu Statik ile birlikte dahil olduğu albüm, günümüzde Türkçe Rap müziğin mihenk taşı olan albümlerden bir tanesi olarak kabul edilir ve o dönem bir çok ismin Türkiye’deki Rap müzik dinleyicisine kendini tanıtmasını sağlamıştır.

Albümde Statik’in yanı sıra, kariyerlerine solo çalışmalarıyla devam eden Ceza ve Dr.Fuchs’un grubu Nefret, Yener, Ses, Susturucu ve bu gün Sagopa Kajmer lakabıyla kariyerine devam eden Silahsız Kuvvet yer alırken, Nefret, Yener ve Silahsız Kuvvet daha sonra kendi albümlerine de sahip oldular.

Albümde Statik’in yanı sıra, kariyerlerine solo çalışmalarıyla devam eden Ceza ve Dr.Fuchs’un grubu Nefret, Yener, Ses, Susturucu ve bu gün Sagopa Kajmer lakabıyla kariyerine devam eden Silahsız Kuvvet yer alırken, Nefret, Yener ve Silahsız Kuvvet daha sonra kendi albümlerine de sahip oldular.
Yıllar geçip internetin çalışma hızı yükseldikçe, herhangi bir plak firmasına bağlı olmayan Türkçe Rap sanatçıları şarkılarını online platformlarda paylaşmaya başladılar.
“Vazgeç Çocuk” şarkısı internet üzerinden yayınlanan Hücre 35/5 grubu, internet üzerinden şarkılarını yayınlayarak kendi kitlelerini oluşturmayı başaran ilk Türkçe Rap gruplarından bir tanesidir.

2000li yıllarda internet teknolojisi Türkiye’ye Rap müziği ve bu müziği üreten yeni isimlerin tanıtılmasında o kadar pay sahibi oldu ki, çeşitli web siteleri üzerinden yayınlanan bazı çalışmalardan öne çıkanlar, plak firmalarının desteğiyle yayınlanan albüm ve şarkılarının büyük bir kısmından daha populer hale geldi.
Thomas Solomon’un hazırladığı“ ‘Living underground is tough’: authenticity and locality in the hip-hop community in Istanbul,Turkey’ “ başlıklı araştırmasında bu konuda ilginç bir noktaya dikkat çekti.
“2001 senesinin başlarında, Napster kapatılmadan önce, ‘Türkçe Rapi” ya da ‘Turkish Rap’ terimleri aratıldığında en fazla 100 civarında sonuç veriyordu. Bu şarkılardan bir çoğu ticari olarak yayınlanmamış şarkılardı ve sadece şarkıları yaratan insanlar aracılığıyla internet üzerinden paylaşılıyordu.” (Solomon, 2005)
Günümüzde, Türkiye’den ve dünyanın her tarafından bir çok Türk asıllı genç Türkçe sözlü Rap müziği dinliyor ve icra ediyor. Bunlardan bazıları geleceğin Rap yıldızları olacaklar.
Kaynak: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE RAP MÜZİK TESLİM TARİHİ: 12.03.12 YIL: 2012 ÖGRENCİ: Ekincan Arslan ÖGRENCİ NO: 10-111 KURS: AEDF 311 ŞEHİR: İstanbul ÜLKE: Türkiye EGİTMEN: Tolga Tolun DANIŞMAN: Tamer Esin KELİME SAYISI: 51 1
Seninde bize katılmanı isteriz. Sende BU FORMU eksiksiz doldurarak bize katılıp, yazarlar kadromuzda yer alabilirsin. |